[MD-sorular] MD-sorular Toplu Mesaj, Say 208, Konu 2

ozgur baskaya baskaya_ozgur at yahoo.com
1 Haz 2009 Pzt 14:44:16 EEST


Degerli A.Kadir Bey,

bu mail grubuna üye oldugumdaki zamanlarda (bir kac ay önce) sizin bazi fikirleriniz hosuma gitmisti. Asagidaki uzun yazinizda da bu kadar arastirmaci bir ruha sahip oldugunuzu görüyorum. Bir seyin arastirilmasi icin zaman gerekiyor gercekten, siz bu zamani fazlasiyla ayirmissiniz ilgili kisi hakkindaki konuda. Vardiginiz sonuc ise cok ilginc. Profesör ünvanli bir matematikci eger bir calismasinda hata yapmissa eger bu hata bulunur ve düzelt(tir)ilir. Bir matematikcinin amacinin "kanitlanmis hipotez"lere bodoslama dalip, yanlis bulmak (yanlis olmasa da) ve etrafa yaymak oldugunu hic sanmiyorum. Bazilarimizin dakikalarini harcamak icin ugrasmayacagi seylere neden yillarini ve hatta ömrünü versin. Saklaban deseniz, olmadigi da belli mercilerce onanmis anladigim kadariyla. Yani matematikci bir adam var ve bir iddiada bulunuyor, olay bu kadar basit. Iddiasinda yanilma olasiligi büyük olabilir ama sonsuz büyüklükte degildir. 

Sürekli degisim icinde olan bir evrende her gün yeni seyler bulunuyor/kesfediliyor ve statiklik yok (bazen oldugu düsünülse bile). Temel olarak söyle bir görüste bulunmak gerekir:

Yasi kac, birikimi ne olursa olsun (ki bundan matematik birikimi kastediliyor saniyorum) bir kisi aniden bir sey görebilir, baska herkesin gözünden kacan. Bunun icin profesör olmaya gerek yok. Biliyoruz ki ne "cocuk deha"lar cikardi bu dünya; hafiza, görme (algilama/yorumlama anlaminda) gücü cok yüksek insanlar var (yetenekleri cocuklukta beliren cogu). 

Temelde, her zaman her yerde inanilmasi güc iddialar bile ciddiye alinmali diye düsünüyorum. Zaman ayirmak-ayirmamak herkesin kendi bilecegi istir ve ayirmadigi ve/veya ayirmak istemedigi icin elestirilmemelidir. Belli bir riziko olmadan basari zor geliyor.. Bir de inanc cok önemli bir faktör. Cogu kanit, önceden -o kanita- inanc oldugu icin basarili olmustur. Pisagor, arsimed, kepler, galilei, newton gibi diger bir sürü doga filozofu ve bilimadami önce davalarina inanmislardir. O kadar ki hayatlarinin degerli zamanlarini "harcamislardir". "orada bir sey var kesin, buna inaniyorum ve arastirmaya devam ediyorum" diye düsünmek kesif/icat öncesi cok dogal bir düsünce degil mi?

2005 sonunda benim de gözüme cok ilginc bir sey carpti. Yüksek gemi mühendisiyim ama ayni zamanda üc boyutlu dizayn konusunda uzmanim. Matematikci degilim. Ama meshur hemen her bilimadaminin, doga filozofunun hayatlarini okudum. iki üniversite bitirdim ve matematik bilgim sadece o kadardir. Ama matematigin bir kolu görülen geometride ve özellikle 3 boyutlu geometride dizayner gözüyle yakaladiklarim cok ilginc. Arctanjant fonksiyonunun (özellikle Arctanjant 1'in) 3 boyutlu bir yorumu cikti ortaya. Bunlari topladim ve bir alman noterine onaylattim. Ama inanin ilk anlardaki paylasma hevesim cok azaldi. Nedeniyse Almanya'da okudugum üniversitenin (bitirdiklerimin ikincisi) matematik hocalarindan bile ihtiyacim olan "güven"i alamamis olmamdi. Yani yeterince ciddiye alinmadim. Herhalde insanlarin ortak özelliklerinden birisi bu; inanmak icin önce künye soruluyor, "önce dök yaptiklarini, ünvanlarini, sonra bakarim tarzi". Aslinda hak vermek
 te gerek bu sartsiz güvenemeyenlere, eger gecmisteki deneyimleri o yönde olduysa. Ayni hatayi bir daha yapmamak icin bir savunma mekanizmasi bile olabilir.

Ancak elinde gercekten cok ciddi bir iddia olan birisi, bunlari paylasmak, yayinlamak isterse, ne kadar cok dikenli yoldan gecmek zorunda; bunu yasayan anlar. Muhafazakarlik cok hakim. Kanitlanmis bir hipotez eger teorem olduysa, artik kalsin hep öyle, dokunulmasin. Hele baska kanit yollarina bakmaya gerek bile yok. Bütün dünyanin en ileri gelen matematikcileri onay verdiyse hele, bir daha zaman ayirmaya gerek bile yok... Tam bir korumaci bakis acisi. Yenilige aciklik zayif not alir. 

Elimde rasyonel sayilar dahilinde bir teoremim var, ayni zamanda reel sayilar dahilinde bir hipotezdir. Cok basit bir sekilde buldum bunu, o kadar ki, gözüme carpti resmen. O yüzden de ben neye inananlardanim biliyor musunuz. Fermat'in gercekten cok daha basit bir kanit bulmus olduguna ve bu kanitin Wiles'in zorlama kanitina yakindan uzaktan benzemedigine. Elimde hic bir kanitim yok bu konuda ama buna inaniyorum. Cünkü o yakaladigim basit bagintidan sonra, arkasinda daha cok seyler cikacaktir diye düsünüp ve buna inanip gecirdigim (harcadigim) aylar sonunda gercekten yeni birseyler buldugum gercegine dayanarak. 

Eger cinli bir adam olmasaydi bu da ingilizce'ye hakim bir avrupali olsaydi kesin daha genis bir feedback alirdi. Hatta itiraf edeyim ki, ben kendi buldugum bagintilarin gercekten yeni olup olmadiklarini cince, korece, japonca, taylandca, arapca vs makaleleri nette bulup takip edemedigim icin bilmiyorum. Dasece ingilizce ve almanca olanlar arasindan yapabiliyorum kontrolümü. Cok ünlü bir internet sitesi var, olan hersey orada olur denir. Orada yoksa eger, hic mi yoktur? Tüm dünyada? Bu düsünce batililarin burnu büyüklügünden baska birsey degildir.

Ben bu bahsedilen Cinli profesörü hic bilmiyorum. Ama yazdiklarim genel seyler. 

Sayin A.Kadi Bey, size hitap ettim ama takmin edersiniz ki ilk paragraf disindaki yazdiklarim geneledir.

Yazimin sonunda aklima gelen Pisagor ceyregi'nden bahsetmek isterim kisaca. Bilenleriniz vardir, Pisagor ayni zamanda müzik ile de cok ilgilenmistir. Frekanslar (oranlari) üzerine önemli calismalari olmustur (cok sonradan Kepler ve Euler gibi birkac kisinin de ilgilendigi gibi). Bir gün birsey takilmis aklina Pisagor'un, sanki ilham perisi tarafindan yollanmis. Oktav (frekans orani 2:1) olarak tizlesmeler ile besli (frekans orani 3:2) seklindeki tizlesmeleri ardarda sürdürdügünde 7 oktav sonra tam tamina ayni ses tonuna ulasacagina (o tonda karsilasacaklarina) neredeyse tanrisal bir inancla inanmis ve kalkmis denemis. Ama sonuc onun icin tam bir hayalkirikligi olmus. Arada cok kücücük te olsa bir frekans farki kalmis (Bu nedenle piyano gibi calgilar tempere edilmistir ve oktavlar disindaki ses tonlari dogal frekanslardan cok kücük sapmalar gösterirler). Bunla anliyoruz ki her inanarak yola cikma bazen beklenen sonucu getirmeyebilir de
 (belki getirdigi sonuc, hesapta olmayan baska bir basariya gebedir, sonradan anlasilabilecegi üzere). 

Aklima geldi; buna bir de Hilbert'in yasadigi hayal kirikligini ekleyeyim örnek olarak, Gödel'in meshur kanitindan sonraki... 

Ben Wiles'in, bir röportajinda, Fermat'in bahsettigi gibi bir kanit bulmus olduguna inanmadigini okuduktan sonra cok sogudum ondan. Ne kadar burnu büyüklüktür bu yarabbi.. Ama inanmamakta da hakli olabilir, cünkü kendinin yillarina mal olmus bir seyi "bir baskasi" cok daha sade bir sekilde nasil bulabilir ki.... Bu son cümlenin soru isareti yok sonunda, retorik bir sorudur, isteyen biraz düsünerek bazi cikarimlar yapabilir.

Saygilarimla

Özgür Baskaya / Hamburg 




________________________________
Von: "md-sorular-request at matematikdunyasi.org" <md-sorular-request at matematikdunyasi.org>
An: md-sorular at matematikdunyasi.org
Gesendet: Montag, den 1. Juni 2009, 11:00:07 Uhr
Betreff: MD-sorular Toplu Mesajı, Sayı 208, Konu 2

Hinweis: Die weitergeleitete Mail befindet sich im Anhang.

MD-sorular listesi mesajlarını şu adrese gönderin:
    md-sorular at matematikdunyasi.org

World Wide Web ile üye olmak veya üyelikten çıkmak için şu sayfayı
ziyaret edin:
    http://lists.math.bilgi.edu.tr/cgi-bin/mailman/listinfo/md-sorular
veya e-posta yoluyla konusunda veya gövdesinde 'help' yazan bir mesajı
şu adrese gönderin:
    md-sorular-request at matematikdunyasi.org

Bu listeyi yöneten kişiye şu adresten ulaşabilirsiniz:
    md-sorular-owner at matematikdunyasi.org

Yanıt yazarken, lütfen Konu satırını düzenleyerek şu tür bir şekilden
daha belirli olmasını sağlayın: "Ynt: MD-sorular toplu mesajının
içeriği..."

Günün Konuları:

   1. Re: JIANG CHUN-XUAN (TNCRSHN)
   2. Re: JIANG CHUN-XUAN (Ali Nesin)
   3. Re: para tuzagi 2 (Ali Nesin)
   4. Re: para tuzagi 2 (Ali Nesin)


-----Textnachricht folgt-----

 
 
Teşekkür ederim. Almak istediğim cevap
buydu. 
 
Tuncar.

________________________________
 
From:md-sorular-bounces at matematikdunyasi.org [mailto: md-sorular-bounces at matematikdunyasi.org ] On Behalf Of dede
Sent: Sunday, May 31, 2009 10:41
PM
To: md-sorular at matematikdunyasi.org
Subject: [MD-sorular] JIANG
CHUN-XUAN
 
Değerli Üyeler;
Sayın Ali Nesin; Çinli  Jiang Chun-Xuan isimli kişi
konusunda tamamen haklıdır.Ben bu kişiyi, rastlantı ile
örütbağ da (internet) tanıdım, tam 3 yılıma mal oldu bu tanıma..
Bir zamanlar ben de Riemann Varsayımı üzerine, uğraşmıştım;
bu şahsi ve çalışmalarını bulunca ilgimi çakti; tam 3 yıl çalışmalarını, 
yeterli olmayan İngilizcemle anlamaya çalıştım.Hele bir 
"Santill's İsoprime Theory" var ki evlere şenlik!
(Bunu o kadar uğraşmama rağmen hala da anlayabilmiş değilim!)
Sonunda bu şahsın "Disproofs of Riemann's Hypothesis" isimli
çalışmasında bir yanlışını saptayınca, peşini bıraktım.
Bu yanlışı, bu şahsın şimdi peşine düşen arkadaşlar için yazıyorum:
Yukarıda yazdığım çalışmasının PDF formatında ki yazısının 6. sayfasında
bulunan
27 nolu eşitliğe iyi baksınlar. Profesör" unvanlı, ömrünü (herhalde)
matematikle geçirmiş bu kişi; 27 nolu eşitliğin sağ tarafında ki
 Re(z)>1 için geçerli Zeta fonksiyonunu, 0<Re(z)<1 aralığı için
kullanmaktadır.
Bu yanlıştan hareketle çıkardığı 28,29,30,31..... nolu eşitlikler ve
ulaştığı sonuçta haliyle yanlış olmaktadır.
Bu yanlışı saptayınca, peşini bıraktım. Bu listeye üye olunca 
bu kişiyi sizlere de yazmayı çok düşündüm; her seferinde
"benim zamanımı yeterince çaldı, başkalarının zamanını
çalmasına aracı olmayayım" diye hep vaz geçtim.
(örütbağa "Jiang's Papers" yazarsanız bu şahsın daha ne
"harikulade" çalışmaları var görürsünüz)
Dolayısıyle bu kişi ile ilgilenip çalışmalarını anlamanın
kimseye yararı olacağını sanmıyorum; zamanınıza yazık olur.
Peki, çoğu yanlış olan bu  ünlü (!) makalelerini nasıl yayınlamış?
Eh, dünyanın her tarafında "fırıldak" dönüyor,"makale
yayınlamada" dönmesin mi?
Selam ve saygılarımla...
A.Kadir Değirmencioğlu



-----Textnachricht folgt-----

 
 
“Re(z)>1 için geçerli Zeta fonksiyonunu, 0<Re(z)<1
aralığı için kullanmaktadır.. Bu yanlıştan hareketle çıkardığı 28,29,30,31.....
nolu eşitlikler ve ulaştığı sonuçta haliyle yanlış olmaktadır. Bu yanlışı
saptayınca, peşini bıraktım.”
Bu yanlis degil. Riemann zeta fonksiyonunun baslangictaki tanim kumesi “analitic
continuation” denilen bir yontemle genisletilir. 
Bu genisletilme bilinmeden Riemann Hipotezi’nin anlami
anlasilamaz.
A.



      
-------------- sonraki blm --------------
Bir HTML eklentisi temizlendi...
URL: http://lists.math.bilgi.edu.tr/pipermail/md-sorular/attachments/20090601/bb1be134/attachment.htm 


MD-sorular mesaj listesiyle ilgili daha fazla bilgi